Ofiste arkadaşlarla Türk kahvesi içildikten eğlencelik olarak fallarına bakarım ara sıra. “Yok, sana at çıkmış; bekârsan zengin biri ile evlilik yapacaksın, evliysen yeni bir eve, mala veya zenginliğe kavuşacaksın; sana bir meyve çıkmış üzüm mü desem, elma mı desem” şeklinde.
Genelde destekli sallayınca tutturduğum da olmuyor değil hani. Teknolojinin falına da, 25.yılını kutlayan Cisco’nun İnternet İş Çözümleri Grubu’nun Baş Fütüristi Dave Evans bakmış. Tabi bu bakış, benim baktığım ve yorum yaptığım kahve falından çok daha gerçekçi. Hatırlayın, 15 yıl öncesine kadar her bireyin bir mobil telefon kullanması, her bilgisayarın İnternet’e bağlanması, video ya da müzik paylaşımı, görüntülü konuşma, yüksek bant genişlikleri hayalden öte bir şey değildi. Şimdi o zamanın hayalleri içinde gerçeği yaşıyoruz. Peki, 2050’ye kadar dünya nasıl bir hal alacak? Dikkatimi çeken öngörülerin bir kısmını bu ayki yazımda sizlerle paylaşmak istedim.
Bin Dolar'lık bilgisayar tüm dünya insanlarının beyin işlem gücü kapasitesine sahip olacak
2029 yılında, 11 Petabayt’lık depolama 100 Dolar’a mal olacak. Önümüzdeki 10 yıl içersinde, evlerdeki ağ hızlarında 20 kat artış gerçekleşecek. 2013 yılında kablosuz ağlarda yaşanacak veri trafiği aylık 400 Petabayt seviyesine ulaşacak. Günümüzde tüm dünyadaki ağlarda aylık 9 Exabayt veri transferi gerçekleştiğini belirteyim. 2010 yılı sonuna kadar kişi başına 1 milyar transistör düşecek. İnternet, mesafe göz etmeksizin anlık haberleşmenin gerçekleştirildiği ortam olma yolunda gelişmeye devam edecek. İlk ticari kuantum bilgisayar 2020’lerin ortalarına doğru piyasaya sürülecek. 2020 yılında 1000 dolarlık kişisel bilgisayar, insan beyninin ham işlem gücüne sahip olacak. 2030 yılındaki 1000 dolarlık bir bilgisayarın işlem gücü, bir köydeki tüm insanların beyinlerinin işlem gücü toplamına eşit olacak. Dünya nüfusunun 9 milyar olacağı öngörüldüğünde 2050 yılında 1000 dolarlık bir bilgisayarın işlemci gücü ise, tüm dünyadaki insanların beyinlerinin işlem gücüne eşit olacak.
2020’de kişi başı 130 Terabayt kullanacağız
Daha da önemlisi bugün tüm bildiklerimiz, önümüzdeki 50 yıl içersinde bileceklerimizin yüzde 5’ine eşit olacak. Diğer bir ifade ile 50 yıl sonra insanlığın tüm bildiklerinin yüzde 95’i son 50 yıl içersinde keşfedilmiş olacak. Dünyadaki veriler her iki yılda bir 6 kat artacak. Kurumsal tarafta ise bu artış 50 kat olacak. 2015 yılında Google’ın indekslediği içerik miktarı yaklaşık 775 milyar sayfa olacak. 2015 yılında bir yıl içersinde 92,5 adet Amerikan Kongre Kütüphanesi kadar bilgi üreteceğiz. 2020 yılında dünya çapında ortalama bir insan 130 Terabayt kişisel veri kullanacak (günümüzde bu rakam 128 Gigabayt seviyesinde).
2015 yılında film indirme ve P2P dosya paylaşımı 100 Exabayt’a çıkacak. Bu, yaklaşık 5 milyon adet Amerikan Kongre Kütüphanesi’ne eşit. 2015’te video arama yaygın şekilde kullanılmaya başlanacak ve 400 Exabayt’lık veri yaratacak. 2015 yılında, telefon, Web, e-posta, fotoğraf ve müzik dosyalarının yarattığı veri miktarı 50 Exabayt’ı aşacak.
İki yıl içersinde İnternet’te yer alan bilgiler her 11 saatte bir 2 kat artacak. 2010 yılı sonuna kadar İnternet’e bağlı olan cihazların sayısı ise 35 milyara ulaşacak.
IPv6 ile, bilinen evrende yer alan her yıldız için yeterli bir adres alanı olacak (toplam 4,8 trilyon adres). 2020 yılında her cihazda evrensel dil çevirisi olacak. Önümüzdeki 5 yıl içersinde her yüzey bir ekrana dönüşebilecek.
2025 yılında molekül seviyesinde ışınlanma meydana gelmeye başlayacak ve 2030 yılında ise, insanlar için yapay beyin kullanılmaya başlanacak.
Dünyanın teknoloji falı sonucunda ortaya çıkan verilerin doğrultusunda yakın gelecekte bizi bugünkünden daha acayip bir hayatın beklediği kesin. Eğer 2050 yılına kadar elektronik ve nükleer savaşlar çıkmamışsa; kablosuz ağ radyasyonu, hazır yiyecek ya da GDO’lu meyve sebzelere veya kürsel ısınmaya rağmen hala hayatta kalabildiysek ve eğer hala o tarihte insanlar kahve içiyorlarsa, bir fincan kahve ve akabinde falı sözüm olsun sizlere.
Kalın sağlıcakla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder