11 Kasım 2010 Perşembe

Türkiye’de mobil geniş bandın 1 yılı

24 Mart 2010 günü İstanbul’daki Uluslararası EurasiaCom Konferansı’nın kapanış oturumunda konuşmacıydım. Ülkemizdeki pazar dinamikleri, güncel rakamlar hakkında sorular soruyordu ve benden tatmin edici cevaplar alıyordu oturum başkanı. Türkiye’de 3.Nesil ile ilgili bir soruya verdiğim cevabın ardından belirttiğim kişisel öngörüm sonucu hem diğer konuşmacıların, hem oturum başkanın hem yerli yabancı dinleyenlerin gözlerini yerlerinden fal taşı gibi açılmasına, hatta alaycı bir tavır sergilemelerine neden olmuştu. Söylediğim cümle “Mart 2011’de Türkiye’de 20 milyon 3N abonesi olacak”tan ibaretti. Gerekçem ise; Türkiye’de İnternet’i seven, yeni teknolojilere oldukça hızlı ve olumlu cevap genç nüfusun oluşu ve her ne kadar aşırı bir rekabet olmasa da aboneleri kaybetmek istemeyen, her defasında türlü fırsatlar sunan ve altyapısı ülke çapında güçlü, 3 güzide GSM operatörünün olmasıydı.
Köşe yazımı yazdığım şu dakikalarda ülkemizde mobil geniş bant tam 1 yılını doldurmuş oluyor. “Bu bir yılda hayatımızda neler değişti?” gibi klişelere girmeden önce siz önce bir güncel rakamlara bakın derim. 35 milyonu aşkın abonesiyle pazar lideri olan Turkcell, birkaç gün önce 6 milyonuncu Turkcell 3.Nesil (3N) abone sayısına ulaştı. Hatta 6 milyonuncu aboneye bir adet iPhone armağan edildi (peki, 1-2-3-4-5 milyonuncu abonelerin hediyesi neydi?).
Vodafone ise, Turkcell’in neredeyse yarısı kadar aboneye sahip olmasına rağmen 5,6 milyon Vodafone 3N abone sayısına ulaştı. Bunda, canımız ciğerimiz Orhan Baba’nın etkisinin büyük olduğunu düşünmemek elde değil. Berhudar olan her 3 Vodafone’ludan biri, 3N servisleri ve hizmetleri alabilir konumda.
Abone sayısı bakımından daha arkalarda bulunan Avea’nın ise 11,5 milyon abonesinin yüzde 12’si yani neredeyse 1 milyon 250 bini 3N servislerinden faydalanabiliyor. Daha çok konuşma paketleriyle abonesinin dikkatini çeken Avea, yeni mobil İnternet ve Jet modemler ile sayıyı yükseltme peşinde.
Üç operatör de mobil İnternet, mobil geniş bant destekli terminal ve mobil modem kampanyaları ile birlikte veri trafiklerini artırmaya devem ediyorlar. Özellikle Turkcell ve Vodafone yaptıkları reklam kampanyaları ile, 3N’nin ADSL’in yerine geçmesi gereken bir teknoloji gibi işliyor kullanıcıların beyinlerine. Aslında biraz da hakları var gibi.
4 GB kotalı İnternet’i evde kullanmanın bedeli: ‘ev telefonu + ADSL hizmeti = 39 TL’ şeklinde. Oysa 3N ile de aynı fiyata geniş bant kullanılabiliyor, hem de mobil olarak. Türk Telekom’un Avea’sı ise, TTNET ile yürüttüğü başarılı mobil İnternet kavramını bir tamamlayıcı olarak görmesi ise artı bir değer teşkil ediyor kullanıcılar için.
Güncel rakamlar bize, ülke olarak 3N’ye ne kadar da başarılı bir giriş yaptığımız gösteriyor. Peki, 13 milyon 3.Nesil abonesinin kaçı operatörlerin sunduğu mobil İnternet paketlerini kullanıyor? Kaçı düzenli olarak mobil İnternet trafiğini kullanıyor? Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu’nun resmi rakamları henüz milyon sınırını aşamadığımızı gösteriyor. İşte bu da işin bir başka tuhaf yani. Pek tabi aboneler kendilerine bir veri paketi almadan mobil İnternet paketi kullanmaları sonucu, faturalarında bol sıfırlar ya da bakiyelerinde tek ama kocaman bir ‘0’ görebiliyorlar. Bu durumda kazançlı görünen GSM operatörü gibi görünse de, uzun vadede kullanıcının hevesini kaçırabilecek bir unsur olarak da ortaya çıkabilir. Yıllardır üç operatörün de abonesiyim, ancak telefonlarıma kısa mesaj olarak gelen İnternet paketi kampanya bilgisinin sayısı toplamda bir elin parmaklarını geçmez. Operatörler eğer daha çok kazanmak istiyorlarsa ve geleceği yakalamak istiyorlarsa, mobil İnternet paketlerine kullanıcı memnuniyeti ve farkındalığı adına daha fazla eğilmeliler.
Vodafone -kim ne derse desin-, 3N’nin 1.yılında en başarılı kampanyayı yapan operatör oldu. 35 TL’lik konuşma paketi ve sınırsız İnternet paketinin üzerine, verilen 1 TL ile alınan 3N uyumlu dokunmatik ve sosyal ağların tamamına uygun telefon kampanyası hem memnuniyet hem de rekabet adına olumlu sonuçlar doğuracaktır.
Uzun lafın kısası, 1 yılda tam 13 milyon Türk mobil geniş bant İnternet’le tanıştı; ne işe yaradığını bilmese de telefonlarının kısa mesaj bölümünden ‘3G’ yazıp, türlü numaralara gönderdiler. Kimi birkaç kez görüntülü konuşmayı denedi, kimi arada bir telefonun at yarışı ya da İddaa sonuçlarına baktı. Bir daha da eline almadı iki üç MSN muhabbetinden sonra.
Amaç; mobil geniş bandı aboneye kullandırmaktır, aşılamaktır, alıştırmaktır, hayatının bir parçası haline getirtmektir. Facebook, Twitter, Foursquare, MySpace ve diğerlerine her an mobilden ulaşıp, her anını paylaşmaktır esas olan. Esas olan, ‘Berhudar Olmaktır’.
Kalın sağlıcakla…

TEMMUZ 2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder